DOYUMSUZ EVLAT NASIL YETİŞTİRİLİR?
Birkaç yıl önce bir AVM’de şahit olduğum olay günaşırı aklıma gelip duruyor. Aradan aylar hatta yıllar geçmesine rağmen o sahne zihnimde belirip kaybolur. Bir çocuğa ailesi akülü araba aldı. Hem de iki üç bin lira civarı ve kaliteli bir akülü arabaydı. Kırmızı, cip tarzı bir araba… Ben de tecessüsle çocuğun simasına baktım. O da ne! Zerrece mutluluk yoktu! Çocuğun hiçbir tepki vermemesine öfkelenen annesi, akülü arabayı otoparktaki araca kadar ite kaka götürdü. Ağzım açık bir vaziyette öylece onları izledim. O zaman bir köşeye oturup çocukluğuma üzüldüm. Aslında çocukluğuma üzülüp üzülmemem gerektiği noktasında dengesiz hislerim mevcut. İçinde yoğrulduğum yokluk kazanı, bazen canımı acıtırken bazen de beni mutlu eder. Hakikaten lezzet yoklukta. Mahrumiyet, her şeyden mutlu olabilme kapısının en gizemli anahtarı... O zaman küçük şeylerle mutlu olabiliyor insan. Yokluğun girdabında ...